SON DAKİKA

Oyun

“İnsanların Gözünden Uzakta: Bir Assassin’s Creed Araştırmacısının Tepkilerle Yüzleşmesi”

Assassin’s Creed Shadows’da Akademik bir Yolculuk: Sachi Schmidt-Hori’nin Hikayesi

Ubisoft’un Assassin’s Creed Shadows projesi için davet aldığında, Sachi Schmidt-Hori’den bahsediliyor. Ivy League’de görevli bir profesör olarak, bu teklifi ilk aldığında hiç duymadığı bir oyunun parçası olmayı düşünmedi. İlk başta bu davetleri spam olarak değerlendirip silen Schmidt-Hori, firmanın kendisine ulaşmaya devam etmesi üzerine düşünmeye başladı.

Schmidt-Hori, “Nihayet, ‘Bu bir dolandırıcılık değilmiş’ dedim,” diyerek ekliyor. Kısa bir süre içinde Assassin’s Creed serisini öğrenmeye başladı ve video oyun sektöründeki kültürel savaşların ortasında kendine yer buldu. Ubisoft’tan aldığı teklif, onun seçkin akademik geçmişi ve kültürel kimliği nedeniyle öne çıkmıştı; ancak bu avantaj, sosyal medyada maruz kaldığı saldırıları da beraberinde getirdi.

Bir Atılım: Araştırma ve Uygulama

Ubisoft’la iş birliği yapmaya başladığında, Schmidt-Hori’nın araştırma katkıları küçük projelerle başladı. Bugünkü Japonya’daki Budist tapınaklarının 16. yüzyilda benzerlerinin var olup olmadığını doğrulamak için fotoğraflar üzerinden inceleme yapıyordu. O, bu verilerin Google üzerinden bulunamayacak türden bilgiler olduğunu belirtiyor. Zamanla, daha derin bir araştırma sürecine dahil olduktan sonra oyun yazım ekibi ile yakın çalışmalara başladı. Oyun senaryosundaki tarihsel tutarsızlıkları ve kültürel duyarlılıkları değerlendiriyordu.

İlk başta Assassin’s Creed gibi bir evrenin gerektirdiği tarihsel gerçeklerle uzlaşmakta zorlandığını belirten Schmidt-Hori, nihayetinde içindeki yaratıcı sürecin tadını çıkarmaya başladı. Ancak, oyunun ilk gösterimi ile birlikte her şey değişti.

Bir Başlangıcın Yıkıcı Sonuçları

Assassin’s Creed Shadows, 15 Mayıs 2024’te duyuruldu. Duyuruda yer alan kadın shinobi Naoe ve Afrikalı Japon samurayı Yasuke gibi karakterler, anında çeşitli eleştirilerin hedefi oldu. Schmidt-Hori, Quebec’teki stüdyo açılışında yer aldıktan sonra, “Bütün bu malzemeler yayınlandığında, çok kolay bir hedef haline geldim,” diye hatırlatıyor.

Şimdi, Schmidt-Hori’nın akademik kimliği de hedef haline gelmişti. Çeşitli çevrimiçi platformlardan gelen tehditler ve hakaretler nedeniyle hayatı zor bir dönemden geçmeye başladı. “Beni bulmaları kolaydı; e-posta adresim, sosyal medya hesaplarım hepsi açıktı,” diyor. Bu dönemde, kendi araştırmalarının yanı sıra, başta erkek Asya kökenli oyuncular olmak üzere birçok kişi tarafından eleştirildi.

Akademik Bir Yanıt ve Toplulukla Diyalog

Eleştirilerin çoğunun ardında belirli motivasyonlar olduğunu fark eden Schmidt-Hori, bu durumu yalnızca kabullenmek ile sınırlı kalmadı. İnternetteki hakkındaki tartışmalara katılmayı seçti. Bazı bireylerle iletişime geçerek onlarla konuşmayı denedi. Bir kullanıcıyla Zoom üzerinden yapılan görüşme sonucunda ikili arkadaş oldu ve bunun sonucunda daha fazla iletişim kurma imkanı oluştu.

Schmidt-Hori, “Bugünün tartışmalarında dikkate alınan konulara dair kendi eğitimim sırasında ben de tartışmalara katılıyorum,” diyor. Eleştirilerini toplumun belli kesimlerine eğitmek amacıyla bir fırsat olarak gördü.

Ona yöneltilen eleştirilerin çoğu, Asya kökenli erkeklerin medyadaki görünürlüğü ile ilgiliydi. “Benim katkım, önyargıların yeniden üreticisi değil, aksine eleştirel bir perspektif sunmayı hedefliyor,” diyerek, eleştirilerine karşı kendini savundu.

Ubisoft, bu tür tepkilere karşı daha fazla önlem alabilseydi, Schmidt-Hori’nın deneyimleri çok farklı olabilirdi. Şirket, oyunculara daha proaktif bir koruma sağlamayı önerdi; ancak bu noktada yeterince etkili olamadı. Schmidt-Hori, “Onlardan sadece sosyal medya hesaplarımı kapatmamı istediler,” diyerek hayal kırıklığını dile getiriyor.

Son olarak, isyan edenler arasında benzer durumda olan diğer geliştiricilerin de bulunduğu belirtildi. Ubisoft’un kıdemli yöneticisi Marc-Alexis Coté, bu durumun çalışanlar üzerinde “yıkıcı” bir etkisi olduğunu vurguladı. Schmidt-Hori, zamanla gelen tepkilerin yoğunluğunun azaldığını, ancak yaşadığı dönemlerin izlerinin hala sürmekte olduğunu belirtiyor.

Uygulama sürecinin sona erildiği bu günlerde, Sachi Schmidt-Hori, yaşadığı süreç hakkında ancak bir ders çıkararak geleceğe odaklanıyor. Kendisine ateş açanların, aslında onun gerçek kimliğini bilmediğini ve onunla öfke çıkarmanın yersiz olduğunu anladığını düşünüyor.

Düşüncenizi Paylaşın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Teknoloji Haberleri