Carl Barth
İsviçreli teolog ve yazar olan Carl Barth, diyalektik teolojinin kurucularından biridir. Manifestosu, Barth’ın Romalılara Mektup adlı yazısıyla tanınmıştır.
Doğum Tarihi: 10.05.1886
Ülke:
İçindekiler
- Karl Barth’ın Biyografisi
- Erken Kariyeri
- Akademik Kariyeri
- Nazi Rejimine Karşı Direniş
- Son Yılları ve Katkıları
- Önemli Eserler
Karl Barth’ın Biyografisi
Erken Hayat ve Eğitim
İsviçreli teolog ve yazar Karl Barth, diyalektik teolojinin kurucularından biridir. Bir Reformcu papazın ve kilise tarihi profesörünün ailesinde doğmuştur. Barth, Bern, Berlin, Tübingen ve Marburg üniversitelerinde eğitim görmüş, neo-Kantçılık ve teolog Wilhelm Herrmann’dan etkilenmiştir.
Erken Kariyeri
1909’da Barth, Cenevre Reform topluluğunda yardımcı papaz olmuş ve 1911’de Safenwil’de papaz olmuştur. 1919’da, Apostol Pavlus’un Romalılara Mektup’u üzerine bir yorum olan “Der Römerbrief” adlı kitabı yazmıştır. Bu eser, diyalektik teolojinin manifestosu olmuş ve daha sonra “kriz teolojisi” veya “neo-ortodoksi” olarak bilinmiştir.
Akademik Kariyeri
1920’lerde genç teologlardan oluşan bir grup, Barth etrafında toplanmış ve teolojik yaklaşımları diyalektik teoloji olarak bilinmeye başlamıştır. 1921’de Göttingen Üniversitesi’nde doçent olmuş, 1925’te Münster Üniversitesi’nde dogmatik ve Yeni Ahit tefsiri profesörü olmuş, daha sonra Bonn Üniversitesi’nde sistem teolojisi profesörü olmuştur.
Nazi Rejimine Karşı Direniş
1934’te, Barth Hitler’e bağlılık yemini etmeyi reddettiği için öğretim görevinden alınmıştır. Aynı yıl, Almanya’daki tüm memurlardan istenen Hitler’e bağlılık yeminini reddeden Alman Evangelik Kiliseleri üyelerini içeren “İtiraf Kilisesi”nin oluşumunda önemli bir rol oynamıştır. Barth, bu kilise için Wuppertal yakınlarındaki Barmen’de ilk sinod için bir teolojik bildiri hazırlamıştır.
Son Yılları ve Katkıları
1935’te İsviçre’ye dönen Barth, Basel Üniversitesi’nde teoloji profesörü olmuş ve 1956’da emekli oluncaya kadar bu görevde kalmıştır. Barth, liberal Alman teolojisinin gelenekleri içinde yetişmiş olsa da Tanrı’yı ve insanın dünyadaki durumunu anlama konusundaki anlayışlarının yetersiz olduğunu fark etmiştir. Bu nedenle Kutsal Kitap’ı, özellikle Martin Luther’in yazılarını teolojik eğitiminin önyargıları olmaksızın yeniden değerlendirmiştir.
Önemli Eserler
Bu anlayışlar üzerine Barth, radikal bir şekilde Hristos-merkezli bir yaklaşım geliştirmiştir. “Kirchliche Dogmatik” (Kilise Dogmatikleri, 12 cilt, 1932-1967) adlı yarım kalmış büyük çalışmasında, tüm teolojiyi bu bakış açısından yeniden inşa etmiştir. Barth’ın diğer dikkate değer eserleri arasında “Das Wort Gottes und die Theologie” (Tanrı Sözü ve Teoloji, 1924) ve “Die Protestantische Theologie im 19. Jahrhundert” (19. Yüzyıl Protestan Teolojisi, 1947) bulunmaktadır.