Frank Auerbachİngiliz avangart sanatçı.
Doğum Tarihi: 29.04.1931
Ülke: |
İçindekiler:
Frank Auerbach’ın Biyografisi
Frank Auerbach, İngiliz avangart sanatçısı, 29 Nisan 1931’de Almanya’da doğdu. Yahudi kökenli olan Auerbach, yetenekli bir gençti. 1939’da İngiltere’deki Faversham Okulu’na programı ile gitti. Ancak savaşın patlak vermesi, ailesiyle iletişimini sonsuza dek kaybetmesine neden oldu. 1947’de Frank Auerbach İngiliz vatandaşı oldu ve sanat alanında iş aramaya başladı.
Erken Kariyer ve Eğitim
Auerbach ilk olarak tiyatro dünyasında adını duyurdu, Tavistock ve Torch tiyatrolarında çalıştı. Sahne başarısı elde etti ancak bu sanat formunda tatmin bulamadı. Geleceğini resimde gördü ve içgüdüsüne dayanarak hayali resimler oluşturmaya başladı. Tekniğini ve bilgisini geliştirmek için yetenekli sanatçı, ilk öğretmen ve rehberi olan David Bomberg’in bulunduğu Saint Martin’s Sanat Okulu’na kaydoldu. Eğitimi sırasında, Auerbach Paul Cézanne’ın tekniklerine odaklandı ve erken dönem eserlerinde birkaç yaklaşımını benimsedi. Eğitimini tamamladıktan sonra Frank Auerbach, Londra’daki Kraliyet Sanat Koleji’ne kaydoldu, burada karmaşık ve ciddi eserleriyle öğretmenlerini etkiledi.
Sanatsal Tarzı ve Başarıları
Auerbach genellikle portre resmine odaklandı, ancak eserleri bu türün geleneksel temsillerinden önemli ölçüde sapıyordu. Konularını kalın ve cesur fırça darbeleriyle betimledi ve bazen portrelerdeki kişilerin kimliklerinin anlaşılması zor olabiliyordu. Ancak resimleri güçlü ve canlı bir izlenim bırakıyordu. 1973 yılında Auerbach, Milano’da bir koleksiyon ile ilk sergisini gerçekleştirdi. 1986 yılında uluslararası alanda en parlak çağdaş sanatçılardan biri olarak tanındı.
Auerbach, portre resmi dışında çeşitli mekanları süslemede de yer aldı ve 17. Venedik Bienali’nde Britanya Pavyonu’nun tasarımcısıydı. Frank Auerbach, olağanüstü ve canlı eserleriyle adını duyurdu. Modellerini bilinçli bir şekilde seçmedi, genellikle arkadaşlarını ve tanıdıklarını resmetti. Sanatçı, sıradışı özelliklere ve ilginç formlara çekilirdi, bu da tablolarını daha da benzersiz hale getiriyordu. Eşi Juliet Yardley Mills, en iyi modellerinden biri haline geldi ve onun birçok portresi prestijli sanat ödülleriyle ödüllendirildi.