Genişleyen Robot Algısı

Geleceğin Robotları İçin Umut Verici Gelişmeler

Robot teknolojisi, Roomba’dan çok daha ileri bir noktaya ulaşmış durumda. Günümüzde, dronlar kapı kapı teslimat yaparken, otonom araçlar belli yolları navigasyon yapıyor, robo-köpekler acil durum müdahillerine yardımcı oluyor ve daha birçok robot, geri taklalar atıp üretim hattında destek sağlıyor. Ancak, Luca Carlone, geleceğin daha parlak olduğunu düşünüyor.

Perception: Robotların Akıllanmasında Anahtar Faktör

Carlone, MIT’nin Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümünde doçentlik unvanını almış ve SPARK Laboratuvarı‘nı yönetiyor. Burada, o ve öğrencileri, insanların ve robotların algısını geliştirmek için önemli bir boşluğu kapatmaya çalışıyor. Algısal yeteneklerini artırmak, robotların çevrelerini insan benzeri bir algılamayla anlamalarını sağlamak için teorik ve deneysel araştırmalar yürütüyorlar. Çünkü algı, Carlone’un dediği gibi, sadece nesneleri tespit etmekten daha fazlasıdır.

Robotlar, çevrelerinde nesneleri tespit ve tanıma konusunda önemli ilerlemeler kaydetmiş olsa da, yüksek düzeyde algılar geliştirme noktasında hâlâ öğrenmeleri gereken çok şey var. İnsanlar, nesneleri sadece şekilleri ve etiketleriyle değil, aynı zamanda fiziksel nitelikleri ile de algılarlar; onu nasıl hareket ettireceklerini ve bu unsurların birbirleriyle ilişkilerini değerlendirirler.

İnsan Benzeri Algı Oluşturmak

Carlone ve ekibi, bu tür insan benzeri algıyı robotlara kazandırmayı umut ediyor. Böylelikle, insanların evlerinde, iş yerlerinde ve diğer düzensiz ortamlarda güvenli ve sorunsuz bir şekilde etkileşim kurabilmelerini sağlayacaklar.

2017 yılında MIT’ye katıldığından beri, Carlone ve ekibi, otonom yer altı arama-kurtarma araçları, havadan nesne alıp manipüle edebilen dronlar ve otonom araçlar için algılama ve görüntüleme algoritmalarını geliştiriyor. Bu teknolojiler, doğal dil komutlarını takip edebilen ev robotları için de faydalı olabilir ve hatta insanların ihtiyaçlarını yüksek düzey bağlamsal ipuçlarına dayanarak tahmin edebilir.

“Algı, robotların gerçek dünyada bize yardımcı olmasının önündeki büyük bir engel,” diyor Carlone. “Eğer robot algılarına biliş ve akıl yürütme unsurları ekleyebilirsek, çok daha fazla katkı yapabilirler.”

Eğitim ve Araştırma Süreci

Carlone, İtalya’nın Salerno şehrinde doğup büyüdü ve üç erkek kardeşin en küçüğü. Annesi emekli bir ilkokul öğretmeni ve babası ise emekli tarih profesörü. Kardeşleri, mühendislik alanında benzer yolları izlerken, Carlone robotik alanına yöneldi. Öncelikle kontrol teorisi üzerine yoğunlaşan eğitim gördü, ancak lisans programının son yılında robotik alanındaki gelişmeleri keşfetti ve bu alanda kendisini geliştirmeye karar verdi.

Yüksek öğrenim sürecini, Torino ve Milano Teknik Üniversiteleri’nde mekatronik ve otomasyon mühendisliği alanlarında çift diploma ile tamamladı. Alta Scuola Politecnica programı sırasında farklı disiplinlerden öğrencilerle bir araya gelerek yeni bir ürün tasarlama projesinde yer aldı. Bu proje, mühendislik çalışmalarına farklı bakış açılarıyla yaklaşmanın önemini anlamasına yardımcı oldu.

Carlone, daha sonra PhD çalışmalarını Torino’da tamamladı ve burada simultane lokalizasyon ve haritalama (SLAM) konusunu araştırmaya başladı. Bu alandaki çalışmaları, algoritmaların daha hassas haritalar oluşturmasına olanak tanıyarak önemli bir katkı sağladı.

Sonuçta, Carlone şu an MIT’de, etrafını daha yüksek düzeyde algılayabilen robotların geliştirilmesi üzerinde çalışmalar yapıyor. Bu teknolojinin, evde, iş yerlerinde ve acil durumlarda insanlara yardımcı olmasında önemli rol oynaması bekleniyor.

Exit mobile version