Herbert Spencer GasserAmerikalı psikolog, 1944’te J. Erlanger ile birlikte Tıp ya da Fizyoloji Nobel Ödülü sahibi
Doğum Tarihi: 05.07.1888
Ülke: |
İçindekiler:
Herbert Spencer Gasser’ın Biyografisi
Herbert Spencer Gasser, Amerikalı bir psikologdur ve 1944 yılında Tıp ya da Fizyoloji Nobel Ödülü sahibi olmuştur. Avusturyalı göçmen ve doktor German Gasser’ın ailesinde doğmuştur.
Eğitimi ve Erken Kariyeri
Gasser, okulunu bitirdikten sonra Wisconsin Üniversitesi’ne kayıt olmuştur. 1910 yılında lisans derecesini ve 1911 yılında yüksek lisans derecesini almıştır. Üniversitede psikoloji alanında Dr. Joseph Erlanger rehberliğinde çalışmıştır ve daha sonra çokça iş birliği yapacağı kişidir.
Mezun olduktan sonra Gasser, Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde çalışmaya başlamış ve 1915 yılında doktora derecesini almıştır. 1923 yılında Avrupa’da çalışmak üzere bir burs almış, Profesör A. V. Hill, W. Straub, L. Lapicque ve Sir Henry Dale gibi profesörlerin gözetiminde çalışmıştır.
Katkıları ve Başarıları
1931 yılında Gasser, New York’taki Cornell Üniversitesi’nde psikoloji profesörü olmuş ve Tıp Bölümü Başkanı olmuştur. 1935-1953 yılları arasında Rockefeller Tıp Araştırma Enstitüsü direktörlüğü yapmış ve daha sonra enstitünün onursal üyesi olmuştur.
Gasser, Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde çalışırken çoğunlukla kan pıhtılaşması problemleri üzerine odaklanmıştır. Ancak, başta Profesör Erlanger ile yürüttüğü çalışmalar olmak üzere, sinir uçlarının elektrofizyolojisi üzerine önemli çalışmalar yapmıştır. Erken bilimsel araştırmaları, diyafram sinirindeki süreçleri incelemiştir. Osiloskopun gelişiyle sinir uçlarının hassasiyetindeki farklılıkları görsel olarak gösterebilmiş, özellikle impulsların yayılma hızı ile sinir lifinin çapı arasındaki doğru orantıyı ortaya koymuştur. Bu deneyler bilim insanlarının ağrının temelinde yatan mekanizmaları anlamalarını önemli ölçüde ilerletmiş ve yeni bir alan olan nörofizyolojinin temelini atmıştır.
1944 yılında Gasser ve Erlanger, “bireysel sinir liflerinin yüksek derecede farklılaşmış fonksiyonları ile ilgili keşifler” nedeniyle Nobel Ödülü’ne layık görülmüştür.