Lucio Colletti

Lucio Colletti: Marksizmden Liberalizme Yolculuk

Erken Hayatı ve Eğitimi

İtalyan filozof ve siyaset adamı olan Lucio Colletti, Roma’da doğdu. II. Dünya Savaşı sırasında bir anti-faşist direniş grubunda savaştıktan sonra Messina Üniversitesi’ne kaydoldu ve daha sonra Roma Üniversitesi’ne geçti. Burada, Galvano Della Volpe’nin rehberliğinde edebiyat, felsefe ve felsefe tarihi üzerine çalışmalar yaptı.

Marxist Kökleri ve Hayal Kırıklığı

Colletti başlangıçta Marksizmi benimsedi ancak onun dogmatik yapısından hayal kırıklığına uğradı. 1949 yılında İtalyan Komünist Partisi’ne (PCI) katıldı, ancak 1956’daki Macaristan ayaklanmasının bastırılması onu partiden ayrılmaya yönlendirdi. Sovyetler Birliği’nin eylemlerinden uzaklaşmamasını eleştiren bir açık mektubun ortak yazarı oldu.

Kritik Marksist Düşünce

1969’da Colletti, “Hegel ve Marksizm” adlı eserini yayınladı ve Marksizmin bir Hegel temeline sahip olmadığını savundu. Hegel’i “kripto-Hristiyan filozof” olarak eleştirdi ve Marksizmin kökenlerini Kant’ın epistemolojisine ve Rousseau’nun toplumsal felsefesine kadar uzandığını belirtti.

Politik Aktivizm ve Polemikler

Colletti, 1960’larda solcu dergi “La Sinistra”nın editörlüğünü yaparak alternatif ideolojilere bir platform sağladı. Frankfurt Okulu ve özellikle Herbert Marcuse ile tartışmalara girdi. 1974’teki Perry Anderson ile “New Left Review” için yaptığı röportaj uluslararası dikkat çekti.

“Pazar Sosyalizmi”ye Geçiş

Colletti’nin görüşleri zamanla liberalizme doğru kaymaya başladı. 1980’de “İdeolojilerin Alacakaranlığı”nı yayınladı ve “pazar sosyalizmini” destekledi. İtalyan Sosyalist Partisi’nin Bettino Craxi’sini destekledi ve daha sonra Silvio Berlusconi’nin sağcı partisi “Forza Italia”‘nın üyesi oldu. Berlusconi, Colletti’yi “komünizmi terk etme cesareti” nedeniyle övdü.

Son Yıllar ve Mirası

Colletti’nin mirası karmaşık ve tartışmalıdır. Uluslararası ün kazanan az sayıdaki İtalyan filozoflardan biri olan Colletti, Marksist dogmatizme meydan okudu ve eleştirel Marksist düşüncenin gelişimine katkı sağladı. Ancak, sonraki siyasi yakınlıkları, entelektüel dürüstlüğü ve sosyal adalet konusundaki taahhüdü hakkında soru işaretleri uyandırmıştır.

Exit mobile version