Maks JerebchevskiySanatçı
Doğum Tarihi: 01.01.1932
Ülke: |
İçindekiler:
- Max Zherebchevsky: Sovyet Animasyonunun Ustası
- Sanatsal Başlangıçlar
- Eğitim ve Erken Kariyer
- Animasyon Sektörüne Adım Atmak
- Vasily Livanov ile İşbirlikleri
- “Bremen Müzikantları”nın Oluşumu
- Müzikal Filmler ve Sanatsal Çıkışlar
- Sansür ve Sanatsal Baskı
- Etki ve Miras
Max Zherebchevsky: Sovyet Animasyonunun Ustası
Maks Solomonovich Zherebchevsky, kutlu Sovyet animatör, olağanüstü bir aileye doğdu. Babası, Shchors’un devrimci arkadaşı, Komünist Parti için etkili kişileri işe alma konusunda aktif rol oynamıştı. Ancak, temelsiz bir iftira onun sürgün edilmesine ve sonrasında siyasi sisteme olan hayal kırıklığı nedeniyle geri dönme teklifini reddetmesine yol açtı. Aksine, Zherebchevsky’nin annesi, Kiev Konservatuvarı’nda Vladimir Puchalsky ile çalışmış bir piyanistti.
Sanatsal Başlangıçlar
Zherebchevsky’nin sanatsal yolculuğu, çocukluğunda Charlie Chaplin’in filmlerine duyduğu hayranlıkla başladı. İkonik oyuncudan ilham alan Zherebchevsky, saatlerce çizim ve heykel yaparak geçirdi ve sanatta doğal bir yetenek sergiledi. Ancak, ilk önemli sanatsal girişimi, Sovyet lideri Josef Stalin’in bir portresiydi. Bu portreyi bıçak tahtasına yağlı boya ile resmetti. Yasaklı konuyu ve etkileyici benzerliğiyle ailesi ve arkadaşları arasında büyük bir heyecan yarattı.
Eğitim ve Erken Kariyer
Zherebchevsky, Moskova İkincil Sanat Okulu’nda (MSHSH) sanatsal eğitimine devam etti. İlk başta çizimde zorluklar yaşamasına rağmen, azmiyle başarılı bir şekilde mezun oldu. Daha ileri eğitim arayışında olan Zherebchevsky, saygın Surikov Enstitüsü’ne başvurdu, ancak savaş gazilerine verilen tercihli muamele nedeniyle sürekli reddedildi.
Sonunda, Zherebchevsky Gerasimov Sinematografi Enstitüsü’nün (VGIK) animasyon bölümüne kaydoldu. Kitap illüstrasyonuyla benzerliklerini keşfetmesiyle, ilk döneminden sonra canlı aksiyon film yapım bölümünden transfer oldu.
Animasyon Sektörüne Adım Atmak
VGIK’teki başarılı bir şekilde mezun olduktan sonra, Zherebchevsky Moskova’da ünlü Soyuzmultfilm stüdyosunda çalışmaya devam etti. İlk önemli projesi, orijinal yönetmeni Mikhail Tsekhanovsky ile işbirliği yapmakta zorluk yaşayan “Vahşi Kuğular” adlı animasyon filmi tamamlamaktı. Zherebchevsky’nin çözüm odaklılığı ve kaotik yapım ortamına uyum sağlama becerisi, stüdyonun yönetiminden etkilenmelerine neden oldu.
Vasily Livanov ile İşbirlikleri
Zherebchevsky’nin ünlü oyuncu Vasily Livanov ile işbirliği kariyerinde bir dönüm noktası oldu. Livanov, bir peri masalı yazmış ve onu Soyuzmultfilm’e kendi yönetmenliğinde getirmişti. Ancak stüdyonun koridorlarında Zherebchevsky ile karşılaşınca onunla birlikte çalışmaya karar verdi. İkili bir araya gelerek “Bremen Müzikantları” dahil olmak üzere beş animasyon filmi ürettiler.
“Bremen Müzikantları”nın Oluşumu
İlk versiyonu Inessa Kovaleva tarafından yönetilen “Bremen Müzikantları,” beklentileri karşılayamayınca Livanov ve Zherebchevsky yaklaşımlarını tekrar değerlendirmek zorunda kaldılar. “The Yellow Submarine” filminden ilham alan Zherebchevsky, daha sıradışı ve görsel olarak etkileyici bir estetik geliştirdi. Baş karakteri çekici bir prens yerine asi bir haylaz olarak tasvir etti ve filme eğlenceli ve başkaldırıcı bir ruh kazandırdı.
Müzikal Filmler ve Sanatsal Çıkışlar
Livanov ile olan işbirliğinin ardından, Zherebchevsky Sergei Prokofiev’in “Fügitif Görüntüleri”nden ilham alan solo bir projeye girişti. “Ebediyet Anları” adlı film, geleneksel animasyondan farklı bir şekilde, Zherebchevsky’nin müziği görsel bir dil olarak anlama yeteneğini sergiledi. Stüdyo yönetiminin ilk başta direnmesine rağmen, filmin sanatsal değeri ve stüdyonun üretim kalitesine katkısı nedeniyle yayınlanması sağlandı.
Sansür ve Sanatsal Baskı
Zherebchevsky’nin sanatsal yolculuğu engellerle doluydu. Igor Stravinsky’nin müziğiyle desteklenen “Maymunun Pençesi” adlı filmi, bir Sovyet yetkilisi tarafından aniden sonlandırıldı çünkü bestecinin politik olarak düşünsel görülmesi nedeniyle. Ancak, bu engel Zherebchevsky’nin Sovyetler Birliği’nden göç etmesine yol açtı.
Etki ve Miras
Maks Zherebchevsky’nin eşsiz tarzı ve inovatif animasyon yaklaşımı sektörde kalıcı bir iz bıraktı. “Bremen Müzikantları”ndaki Eşek ve “The Machine”deki Elektro-Akustik gibi ikonik karakterleri, nesiller boyunca izleyicilerin sevgilisi haline geldi. Zherebchevsky’nin mirası, dünya çapındaki animatörlere ilham vermeye ve etkilemeye devam ediyor.