Montague Rhodes James
İngiliz yazar, tarihçi, Ortaçağ uzmanı, Cambridge King’s College rahibi
Montague Rhodes James, “hayalet hikayeleri” türüne katkıları ile tanınan İngiliz yazar, tarihçi ve Ortaçağ uzmanıdır. Gotik klişelerden uzaklaşarak karakterleri için daha gerçekçi ve modern bir ortam sunarak bu türü yeniden şekillendirmede önemli bir rol oynamıştır. Eserlerinde bazı klişeleri içermesine rağmen genel olarak zamanına göre oldukça farklı ve ilginç bulunmuştur.
Montague Rhodes James, Dover, Kent, İngiltere yakınlarında doğmuştur. 1865-1909 yılları arasında Great Livermere, Suffolk’taki bir papazın evinde yaşamış, bu yer sonradan hikayelerinin birçok mekanı haline gelmiştir. Daha sonra Cambridge’e taşınmış ve üniversite burası, yeni kurguları ve hikayeleri için zengin bir ilham kaynağı olmuştur. Ortaçağ edebiyatı alanında uzmanlığının yanı sıra James, klasik eserleri de aktif bir şekilde incelemiş ve Aristophanes’in “Kuşlar” eserinin başarılı bir versiyonunu sahnelemiştir.
İlginç Bir Ortaçağ Uzmanı ve Yazar
James ayrıca olağanüstü bir oyunculuk yeteneğine sahipti ve arkadaşlarına yeni hikayelerini Noel kutlamalarında okuyarak sergilemiştir. Hayalet hikayeleriyle ün kazanmasına rağmen akademik çevrelerde saygınlık ve otorite kazanmış bir Ortaçağ uzmanı olarak da büyük bir yeteneğe sahipti. Geniş bilgi birikimi ve uzmanlığı, edebi başarısında önemli bir rol oynamıştır.
James’in akademik alana katkıları arasında, Batı Suffolk’taki bir manastırda bir el yazması parçasının keşfi sayılabilir. Bu kazılar, 12. yüzyıl rahiplerinin türbelerini açığa çıkarmış, Jocelin de Brakelond’un tasvir ettiği ancak Tudor döneminde kaybolmuş olan çözülememekteydi. James’in 1917’de yayımlanan “Latin Saint Aethelberht, kral ve şehit Hayatları” üzerine çalışması bugün hala relevant olarak kabul edilmektedir. Ayrıca James, Cambridge kolejlerindeki el yazmalarını kataloglama konusuna da önemli bir emek harcamıştır.
Korku ve Gerilim Dolu Hikayelerin Usta İsmi
James zaman içinde kendine özgü bir anlatım tarzı geliştirmiştir. Hikayeleri genellikle, eski bir nesnenin üzerine tesadüfen rastlayarak bilinçsizce ürkütücü doğaüstü güçleri harekete geçiren naif ve net belirlenmemiş bir entelektüel-gentlemanın maceraları etrafında döner. James, okuyucuların kendilerini kahramanın ayakkabılarına koymasını ve kaderlerini korkmalarını sağlamak gerektiğine inanmıştır. Ayrıca, karakterlerinin ve mekanlarının sıradan ve sıkıcı detaylarını korkunç öğelerle vurgulamıştır. Şiddet sahnelerini açıkça göstermemeye inanmasına rağmen hikayelerinde korku unsuru eksik değildir.
Günümüzdeki akademisyenler, James’in eserlerini psikolojik bir bakış açısıyla analiz etmekte, bazıları hikayelerinde açıkça Freudvari unsurlar bulmuştur. Diğerleri ise belirli anlatısal unsurların James’in kendisinin belirli sapmalar ve manyaklıklar yaşamış olabileceğini ima ettiğini öne sürmektedir.