Pebble’ın Hikayesi ve Geleceği
Pebble, Kickstarter tarihinin en kârlı kitlesel fonlama kampanyalarından birini başlattıktan dört yıl sonra aniden kapandı. 2016’da iflas başvurusu yapan donanım girişimi, Fitbit’e satıldı. Fitbit, Ionic akıllı saatini geliştirirken eski Pebble çalışanlarından faydalandı ve şirketin yenilikçi yazılım yığınına dayandı.
Apple Watch Gölgesi
Apple Watch‘ın 2015 ortasında piyasaya sürülmesi, sektörde büyük bir etkı yarattı. Ancak durumu sadece bir şerlock hikayesi olarak görmek çok basit olurdu. Apple, aslında kamuoyunun ilgisini artırarak pek çok başka akıllı saat için bir zemin oluşturdu.
Pebble’ın Yeniden Doğuşu
Pebble, belki de tarihinde erken öngörü ile lanetlenmişti. Kurucusu ve CEO’su Eric Migicovsky, şirketin hızlı büyümesi ve özellik genişlemesi nedeniyle başlangıçtaki vizyonunu kaybettiğini savunuyor. Bu, bir donanım girişiminin başına gelebilecek ilk olumsuzluk değil.
Fitbit’e satıldıktan sekiz yıl sonra, Migicovsky yeni bir başlangıç yapma arzusuyla yeniden sahneye çıkmaya hazır. “Pebble’ı yeniden başlatıyoruz,” dedi ve TechCrunch ile yaptığı Zoom görüşmesinde büyük bir gülümseme ile duyurdu. Ancak bu, durumu basite indirmek olur. Fitbit, beş yıl sonra Google’a satıldı. İlk Pebble markası silinmiş olsa da, teknoloji ve tüm fikri mülkiyet yazılım devi tarafından sahiplenildi.
PebbleOS’un Açık Kaynağa Dönüşü
Migicovsky, projesinin henüz fikir aşamasında olduğunu ve yeni bir isme ihtiyaç duyduğunu belirtti. Pebble 2.0’ı çok erken bir aşamada duyurma kararı, Google’ın duyurusuyla bağlantılıydı. Google, açık kaynak olarak Pebble’ın yazılım yığınına döneceğini açıkladı. Bu, Pebble saatlerinin işlevselliğini korumak için gönüllülerin bir araya gelmesi adına önemli bir adım.
PebbleOS’un açık kaynak hale gelmesi, yeni üçüncü taraf donanımlara kapı açıyor. Migicovsky, bu projeye tam zamanlı olarak odaklandığını ve PebbleOS erişimi ile sürecin hızlanacağını söylüyor. Şu anda yalnızca kendisi çalışıyor, ancak Mart ayı civarında bir başka çalışan almayı planlıyor.
Pebble’ın Yenilikçi Hedefleri
Yeni girişimin hedefleri ise oldukça mütevazı. Migicovsky, kendisinin kullandığı Pebble modelinin on yıl oldu ve artık yeni bir saat yapmak istediğini ifade ediyor. “Her şeyi denedim,” diyor. “Çok yüksek standartlarım var.”
- Her zaman açık olan e-kağıt ekran (yansıtıcı, güneş altında okunabilir ve herkesin dikkatini dağıtmayacak şekilde)
- Uzun pil ömrü (seyahat ederken ekstra kablo gereksinimini azaltır)
- Kullanıcı dostu bir deneyim sunan basit ve güzel bir arayüz (saat, bildirimler, müzik kontrolü, alarm, hava durumu, takvim, uyku/adım takibi gibi temel özellikler)
- Düğmeler! (Ekrana bakmadan müziği oynatıp/pause yapabilmek için)
- Hacklenebilir (Apple Watch’ta kendi saat yüzü yazamıyorsunuz, bu gerçekten ilginç. Pebble uygulama mağazasında >16k saat yüzü vardı!)
Pebble, kısa ömrü boyunca 2 milyon akıllı saat satmayı başardı. Bu, donanım girişimleri dünyasında etkileyici bir başarı, ama sürdürülebilirlik açısından yeterli olmadı.
Migicovsky, Y Combinator’daki deneyimine rağmen girişimini VC fonları ile desteklemeyi düşünmüyor. İlk Pebble’ın doğuşunu sağlayan Kickstarter modeline de geri dönmeyi planlamıyor. Şu anda projeyi kendi imkanlarıyla fonluyor ve geliştirmeleri tüketici talebine göre yapmayı amaçlıyor.
Pebble İçin Bir Gelecek Var mı?
Acaba Pebble gibi bir markanın Apple Watch sonrası dünyada bir izleyicisi var mı? Migicovsky alaycı bir şekilde, “En azından bizden onlarca kişi var,” diyor. Markanın hala aktif bir Subreddit’i mevcut ve eski cihazlar etrafında küçük bir ikinci el pazarı oluşmuş.
Migicovsky, şirketin tam olarak bu özellikleri arayan kullanıcıların ihtiyaçlarına hitap etmek için planlandığını vurguluyor. Apple, kullanıcı beklentilerini büyük ölçüde değiştirmiş olsa da, eski ürünlerine özlem duyanların yalnız olmadığını umuyor.
“Bu bir tutku projesi. Saat yapma konusunda gerçekten bir çıkarım var,” diyor Migicovsky. “Bunu gerçeğe dönüştüreceğiz.”
Migicovsky, henüz çok erken aşamalarda olmasına rağmen, üretim sürecini öğrenmek için Shenzhen’i ziyaret etti. “Görünüşe göre donanım yapmak, 10 yıl öncesine göre çok daha kolay,” diyor. “O zamanlar akıllı saat fabrikalarını bulmak bile zordu. Fabrikalara ne yapmaları gerektiğini anlatmamız gerekiyordu.”
Migicovsky, küçük girişimlerinin yeni bir Pebble’ı günümüz koşullarında üretme yeteneğine güven duyduğunu da sözlerine ekliyor. “Zor kısım yazılım.” Ancak PebbleOS’un açık hale gelmesi, bu kısmı önemli ölçüde kolaylaştırdığını belirtiyor.