Emil ReznichekÇek kökenli Avusturyalı besteci.
Doğum Tarihi: 04.05.1860
Ülke: Avusturya |
İçindekiler:
- Emil Nikolaus Joseph Freiherr von Rezniček Biyografisi
- Eğitim ve Erken Kariyer
- Sonraki Hayatı ve Eserleri
- Yeniden Keşif ve Canlanma
Emil Nikolaus Joseph Freiherr von Rezniček Biyografisi
Emil Nikolaus Joseph Freiherr von Rezniček, Çek kökenli bir Avusturyalı bestecidir. Viyana’da 4 Mayıs 1860 tarihinde doğmuş ve 2 Ağustos 1945 tarihinde Berlin’de vefat etmiştir. General Joseph von Rezniček’in oğlu olan Emil, 1860 yılında baron unvanı almıştır.
Eğitim ve Erken Kariyer
Emil Rezniček başlangıçta hukuk ve müzik alanlarında eğitim almış, ancak daha sonra sadece müziğe odaklanmıştır. Graz Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi’nde müzik eğitimi görmüştür. 1886-1894 yılları arasında Prag’da çalışmış ve 1894 yılında “Donna Diana” operasını bestelemiş ve başarılı bir şekilde sahnelemiştir.
Sonraki Hayatı ve Eserleri
Prag’daki zamanının ardından Rezniček genellikle Berlin’de yaşamıştır. 1909-1911 yılları arasında Berlin Komik Operası’nın şefliğini yapmış ve 1920 yılından itibaren Berlin Sanat Üniversitesi’nde ders vermiştir. Rezniček’in yaratıcı mirası geniş bir yelpazeye sahiptir; yedi opera, beş senfoni ve diğer orkestral eserler (örneğin, “Raskolnikov” uvertürü – 1931) içerir. Ayrıca beş tane keman dörtlüsü, piyano müziği ve org müziği bestelemiştir.
Rezniček’in müziğinin belirgin özelliklerinden biri sıklıkla ironik bir karaktere sahip olmasıdır. Bunun örnekleri arasında “Mavi Sakal” opera eseri (1915-1917), “The Victor” (1913) kısmen senfonik şiiri içindeki “Golden Calf Etrafında Dans”ı içermesi ve “Dans Senfonisi” (1925) ile sona eren Tarantella yer almaktadır. Senfonik şiiri “The Loser” (1912), Richard Strauss’un “Ein Heldenleben” eserine doğrudan bir parodi olarak kabul edilir ve Rezniček’in Strauss ile olan dostluğunu sergiler.
Yeniden Keşif ve Canlanma
1990’ların ortalarından bu yana Almanya ve Avusturya’da Emil von Rezniček’in müziğine yeniden ilgi artmıştır. 1996 yılında Schubert Quartet, onun ilk keman dörtlüsü (1921) eserini ilk kez seslendirmiştir ve eserlerine ait kayıtlar 2000’lerde ortaya çıkmıştır.