Friedrich Gustav Klemm
Alman tarihçi.
Doğum Tarihi: 12.11.1802
Ülke: Almanya
İçindekiler:
- Erken Yaşam ve Eğitim
- Kütüphanecilik Kariyeri ve Akademik Çalışmalar
- Etnografik Koleksiyonlar ve Kültürel Tarih Üzerindeki Etkisi
- Kültürel Evrimcilik ve Irk Kuramı
- Mirası ve Etkisi
Erken Yaşam ve Eğitim
Friedrich Gustav Klemm, Saxony’nin Chemnitz şehrinde bir Sakson ordusu generaline doğdu. Ailesinin askeri geçmişine rağmen, Klemm’in ilgi alanları farklıydı. 1821’de Leipzig Üniversitesi hukuk fakültesine kaydoldu, ancak tutkuları hızla tarih ve kütüphaneciliğe kaydı. 1825 yılında Jena Üniversitesi’nde kütüphanecilik alanında doktorasını tamamladı ve Dresden’e yerleşti.
Kütüphanecilik Kariyeri ve Akademik Çalışmalar
1826 yılında Klemm, Dresden Kraliyet Kütüphanesi’ne ikinci sekreter olarak katıldı. Rütbesini yükselterek, 1834’te kütüphaneci ve 1852’de direktör oldu. Klemm, tanınmış bir çok bilimci olarak, şiirler yazdı ve kraliyet koleksiyonlarını yönetti. 1831’de evlendi ve ailesini kurdu.
Etnografik Koleksiyonlar ve Kültürel Tarih Üzerindeki Etkisi
Klemm, karşılaştırmalı kültürel tarih çalışmalarını bilgilendiren geniş kapsamlı etnografik bir koleksiyon oluşturdu. Çalışmaları, Leipzig Etnografya Müzesi’nin temelini oluşturdu. Klemm’in akademik çalışmaları, Bavyera tarihi ve efsanevi figür Attila üzerine geniş bir yelpazede araştırmaları içeriyordu. Ancak, kalıcı katkıları kültürel evrim ve ırk kuramı üzerine temel eserlerinde yatmaktadır.
Kültürel Evrimcilik ve Irk Kuramı
Klemm, kültürel evrimcilik konusunda bir öncü olarak kabul edilir. “Allgemeine Kulturgeschichte der Menschheit” (1843-1852) adlı başyapıtı, kültürel gelişimi evrensel bir süreç olarak ileri sürdü. Aynı zamanda, ırk kuramını da benimsemiş ve kültürel ilerlemenin farklılıklarını içsel ırksal özelliklere bağlı olarak açıklamıştı. Klemm’in tartışmalı fikirleri, etkili kuramlarıyla tanınan Joseph Gobineau’nun teorileriyle karşılaştırmalar yarattı.
Mirası ve Etkisi
Klemm’in çalışmaları, etnografyanın “babası” olarak bilinen Edward Tylor’u önemli ölçüde etkiledi. Karşılaştırmalı etnografik tanımlar üzerinde durması ve ırk kuramıyla birleştirmesi, kültürel çeşitliliğin ve insan toplumlarının evriminin incelenmesi üzerinde kalıcı bir etki bıraktı.