Juliet Anne ProwseGüney Afrikalı dansçı
Doğum Tarihi: 25.09.1936
Ülke: ABD |
İçindekiler:
- Juliet Ann Prowse’un Biyografisi
- Erken Yaşam ve Kariyer
- Ün ve Frank Sinatra ile İşbirliği
- Kişisel Yaşam ve Son Yıllar
Juliet Ann Prowse’un Biyografisi
Juliet Ann Prowse, dans ettiği sahnelerden, filmlerden ve televizyondan oluşan ihtişamlı 40 yıllık bir kariyere sahip Güney Afrikalı bir dansçıydı. Dans, Prowse’un gerçek tutkusu olarak kaldı. İnanılmaz güzelliği, tutkulu gülümsemesi ve büyüleyici uzun bacakları ile tanınıyordu.
Erken Yaşam ve Kariyer
Hindistan’ın Bombay şehrinde doğan Prowse, Güney Afrika’da büyüdü. 4 yaşındayken dansa başladı ve 20 yaşına geldiğinde Paris’te bir kulüpte performans sergiliyordu. Orada bir yetenek avcısının dikkatini çekti ve sonunda Walter Lang’in ‘Can-Can’ filmindeki Claudine rolü için bir sözleşme elde etti. Film yayımlandıktan sonra Prowse gerçekten ünlü oldu, hatta uluslararası düzeyde bile tanındı. Filmi izleyenler arasında bulunan Nikita Sergeyeviç Kruşçev, Prowse’un dansını beğenmedi ve ahlaksız buldu. Ancak, Kruşçev’in olumsuz eleştirisi, tesadüfen Afrikalı dansçının işine yardımcı oldu çünkü film Amerika Birleşik Devletleri’nde inanılmaz derecede popüler oldu.
Ün ve Frank Sinatra ile İşbirliği
‘Can-Can’ filminin çekimleri sırasında Prowse, Frank Sinatra ile tanıştı. Dergi ‘Time’ daha sonra, filmde Prowse’un elektrik veren dans performansları olmasaydı, izlemeye değmeyeceğini belirtti. Prowse, birçok kez Sinatra ile birlikte performans sergiledi, davetli diğer yıldızlar arasında Ella Fitzgerald, Peter Lawford, Hermione Gingold, ‘The Hi-Lo’, ‘Red Norvo’, Nelson Riddle ve Orkestra’sı da bulunuyordu. Programda, Prowse genellikle diğer konuklar koro ile şarkı söylerken ya da Sinatra ile düet yaparken yer alırdı.
Kişisel Yaşam ve Son Yıllar
1962’de, Sinatra ve Prowse nişanlandıklarını duyurdular, ancak kısa bir süre sonra ilişkilerini sonlandırdılar. Resmi raporlara göre, Prowse bir süre kişisel hayatına odaklanmaya karar verdi. Gayri resmi olarak, evleneceği kişinin özellikle alkol aldıktan sonra karmaşık bir karakter olduğunu belirtti. Bir süre sonra, Prowse, o dönemin büyük müzisyenlerinden biri olan Kral Elvis Presley ile arkadaş oldu. ‘G.I. Blues’ filminin çekimleri sırasında tanıştılar ve kısa süreli tutkulu bir ilişkiye başladılar. Ancak, Prowse’un sinema ve televizyonda öngörülenden daha az başarı elde ettiği ortaya çıktı. Bu durumu kabullenerek, her şeyin dünyada daima en iyisi için olduğuna kendisini ikna etti.
Prowse bir süre Las Vegas sahnelerinde performans sergiledi, burada işi için oldukça cömert bir şekilde tazmin edildi. Ancak, beklentiler yüksekti ve Vegas’ta asla bu kadar özverili çalışmadı. Geç 70’lerde Bikram Choudhury’nin yazdığı bir yoga kitabının oluşturulmasında yer aldı ve kitapta tanımlanan birkaç pozu bizzat sergiledi. 80’lerin sonlarında, Prowse aynı leoparla iki ayrı anlaşmazlık yaşadı. İlk “çatışma”, 1989’da ‘Stars’ Circus’ filminin çekimleri sırasında meydana geldi. Kısa bir süre sonra, film için tanıtım turundayken, leopar Prowse’a ikinci kez saldırdı, daha ciddi yaralanmalara neden oldu ve dikişler ve kopan kulağının yeniden takılmasını gerektirdi.
1994’te Prowse, pankreas kanserine teşhis kondu. Bir süre hastalıkla mücadele etti, ancak 14 Eylül 1996’da hayatını kaybetti.