Karen HorneyAmerikalı psikolog
Doğum Tarihi: 16.09.1885
Ülke: ABD |
İçindekiler:
- Karen Horney’nin Biyografisi
- Chicago Psikanaliz Enstitüsü’ndeki Liderlik
- Amerikan Psikanaliz Enstitüsü’nün Kuruluşu
- Önemli Eserler
- Miras
Karen Horney’nin Biyografisi
Karen Horney (1885–1952), psikanalize yaptığı katkılarla tanınan Amerikalı bir psikologdu. 16 Eylül 1885 tarihinde Almanya’nın Hamburg şehrinde doğdu. Horney, 1913 yılında Freiburg Üniversitesi’nden tıp derecesi aldı ve daha sonra 1920 ile 1932 yılları arasında Berlin Psikanaliz Enstitüsü’nde ders verdi.
Chicago Psikanaliz Enstitüsü’ndeki Liderlik
1932 yılında Horney, Amerika Birleşik Devletleri’ne göç etti ve Chicago Psikanaliz Enstitüsü’nde liderlerden biri haline geldi. Freud’un nörozlerin kökeninin çocukluk cinselliğinde olduğu vurgusundan farklı bir bakış açısı getirdi. Horney, bilinçdışı eğilimleri, işlevlerini ve güncel dürtüler, korkular ve savunma mekanizmalarıyla ilişkilerini anlamanın önemini vurguladı.
Amerikan Psikanaliz Enstitüsü’nün Kuruluşu
1941 yılında Horney, Amerikan Psikanaliz Enstitüsü’nü kurarak psikoloji alanındaki önemini daha da pekiştirdi. Tüm nörozlerin çocuklukta sevgi ve saygı eksikliğinden kaynaklanan bir “temel kaygı” tarafından tetiklendiğine inanıyordu. Gerçek bir sıcaklık ve bağ kuramayan çocuklar, ebeveynlere ve diğerlerine karşı şüphecilik veya kötü niyetli tavırlar sergileyen bir “düşmanlık tepkisi” geliştirir. Çocuklar yetişkinlere bağımlı olduklarından, düşmanlıkları bastırılır ve kaygı olarak deneyimlenir. Daha olumlu bir deneyim oluşmazsa, böyle bir çocuk sadece bir kaygılı durumda kalmaz, aynı zamanda kaygısını dış dünyaya yansıtır.
Önemli Eserler
Horney’nin başlıca eserleri arasında “Zamanımızın Nörotik Kişiliği” (1937), “Psikanalizde Yeni Yollar” (1939), “Öz-Çözümleme” (1942), “İç Çatışmalarımız” (1945) ve “Nöroz ve İnsanın Büyümesi” (1950) bulunmaktadır. Bu eserler nörotik kişiliklerin anlaşılması ve bireylerin gelişimi üzerine derinlemesine incelemeler sunar.
Miras
Karen Horney, 4 Aralık 1952 tarihinde New York City’de vefat etti. Fikirleri ve teorileri psikoloji alanında hala önemli bir etkiye sahiptir, geleneksel Freudçu teorilere meydan okuyarak insan davranışı ve gelişimin daha nüanslı bir anlayışını sunar.