Yapay zekanın sanayileri devrim niteliğinde değiştirdiği günümüzde, enerji tüketimi ve iklim etkileri üzerine olan etkileşimi önemli bir tartışma konusu haline geldi. Lenovo’da, Altyapı Çözümleri Grubu’nun Ürün Hattı Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Scott Tease gibi liderler bu zorluklarla başa çıkmanın öncüsü olarak yenilik ve sürdürülebilirlik dengesini sağlamaya çalışıyoruz. Kısa süre önce yaptığımız bir görüşmede, Lenovo’nun teknolojisini çevresel, sosyal ve yönetişim öncelikleriyle uyumlu hale getirme çabalarını vurgulayan önemli bilgiler paylaştık.
Yapay Zeka’nın Gücü ve Çevresel Sorumluluk
Yapay zeka, otonom araçlardan felaket tahminine kadar geniş uygulama yelpazesine sahip bir değişim gücü. Ancak Tease’in belirttiği gibi, yapay zekanın kullanımı enerji açısından yoğun bir etkiye sahip.
“Yapay zeka daha fazla çevrimiçi hale geldikçe, geleneksel BT’den çok daha fazla enerji alıyor. Bu kadar güç tüketen ekipmanları tek bir odada veya veri merkezinde bir araya getirdiğinizde, bu, küçük bir kasabayı besleyecek kadar enerji harcamanıza neden oluyor,” dedi Tease.
Veri merkezleri, yapay zekanın temelini oluşturduğu için bu endişeyi artırıyor. Hem büyük miktarda elektrik tüketiyorlar hem de soğutma işlemi de enerji açısından yoğun.
“Aslında, bir veri merkezinin enerji faturası ile ilgili olarak %40’ı klima sistemlerine gidiyor. İlk başta zaten büyük miktarda enerji harcıyorsunuz ve ortaya çıkan ısıyı soğutmak için %40 daha fazla enerji harcıyorsunuz,” diye ekledi Tease. “Burada veri merkezinin nasıl çalıştığını yeniden düşünmek, geleneksel klima sistemlerini ortadan kaldırıp, sıvı soğutma ile değiştirmek üzerine yoğunlaşıyoruz.”
Lenovo’nun yanıtı? Enerji tüketimini önemli ölçüde azaltmak için tasarlanmış Lenovo Neptune gibi yenilikçi çözümler.
Tease, bu sistemin su kullanarak ısıyı sunucudan uzaklaştırdığını ve enerji faturalarında %30 veya daha fazlasını tasarruf sağladığını belirtti.
“Sahip olduğumuz enerji limitli ve bunu en iyi şekilde kullanmalıyız,” dedi.
Net Sıfır Hedefi İçin Hızlanma
“Bence yapay zekanın enerji taleplerini ele almak, Lenovo’nun daha geniş ESG taahhütlerinin ayrılmaz bir parçasıdır,” diyen Tease, 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedeflerinin ve 2030 yılı için ara hedeflerin bulunduğunu açıkladı. Lenovo, operasyonları, ürünleri ve tedarik zinciri boyunca emisyonları azaltmaya odaklanıyor. “Morrisville merkezimizde güneş panelleri kurmaktan, gerçek zamanlı operasyonel verimlilik için IoT’yi kullanmaya kadar, Lenovo hedeflerine doğru adımlar atıyor,” dedi.
Lenovo’nun hedefleri, hem müşterilerinin hem de uzun vadeli vizyonunun bir yansıması. Enerji kullanımını ve ürünlerinin karbon etkisini azaltma konusunda kararlıyız.
Yapay Zeka’nın Potansiyelini Keşfetmek
Yapay zekanın enerji kullanımını optimize etme ve sürdürülebilirliği artırma potansiyeli, Lenovo’nun tesisleriyle sınırlı değil.
“Yapay zeka ve bilgisayar destekli mühendislik kullanarak daha verimli bir araba tasarlayabiliriz. Eğer onları %5 daha enerji verimli hale getirebilirsek, yapay zeka sisteminin kurulum maliyetini dahi aşacak,” diyor Tease.
Bu yenilikler, perakende sektörü gibi sektörlere de uzanıyor; burada yapay zeka israfı ve kaybı azaltıyor.
Tease, Amerika’nın en büyük süpermarket zincirinin, kendiliğinden ödeme sistemlerinde kaybı milyarlarca dolar azaltmak amacıyla yapay zeka kullandığını örnek veriyor.
“Her bir self-checkout’un üzerinde bir kamera var. Yapay zeka, self-checkout işlemi sırasında bu kamera görüntülerini analiz ediyor,” dedi. “Eğer bir şeyi yanlış tararsanız, bu durumu tespit ediyor ve ‘Aldığınız ürünü tekrar kontrol edebilir misiniz?’ diye soruyor.”
Tease, yapay zekanın bu kullanımının söz konusu şirketin kârına büyük bir katkıda bulunduğunu ifade etti.
Sorumlu Yenilik İçin Yönetim
Yönetim, yapay zekanın faydalarının kabul edilemeyecek maliyetler getirmediğinden emin olmada kritik bir rol oynuyor. Lenovo, etik, şeffaflık, gizlilik ile güvenlik ve diğer potansiyel endişeleri kapsayan bir Sorumlu Yapay Zeka Komitesi ve iç yönetim çerçevesi kurdu. Yeni yapay zeka çözümleri, bu çerçeveye göre değerlendirilerek, diğer sorunlarla birlikte çeşitlilik ve kapsayıcılık, açıklanabilirlik ve çevresel ile sosyal etki gibi konularda incelemeye tabi tutuyor.
Lenovo, aynı zamanda UNESCO Sorumlu Yapay Zeka Paktı gibi endüstri çapında tartışmalara katkıda bulunarak, etik ve sürdürülebilir yapay zeka geliştirme için küresel standartların belirlenmesine yönelik çabalarına da devam ediyor.
Yenilik ve Sürdürülebilirlik El Ele
Lenovo, yapay zeka, enerji ve iklim etkileşimini bir fırsat olarak görüyor. Yıldan yıla değişen bu durumda sürdürülebilirlik açısından ortak hedeflerimize ulaşmak için birlikte çalışmayı sürdürmek ve yapay zekanın gücünü kullanarak fark yaratacak çözümler aramak önemlidir. Sürdürülebilirlik hedefleri konusunda, temel verileri anlamak, yapay zekanın gücünü kullanarak etkilerimizi daha etkili bir şekilde değerlendirmek ve hedeflerimize ulaşmak için en iyi yolu belirlemek önem taşımaktadır.
Teknolojik ilerlemeleri ESG hedefleriyle birleştirerek, Lenovo, değişim çağına uygun bir şekilde sorumlu yenilik yapmanın standartlarını belirliyor.
Neptune gibi çözümlerle Lenovo, teknolojinin sürdürülebilirlikle bir arada olabileceğini göstermektedir.