PythagorasBüyük matematikçi ve filozof |
Pythagoras’un Hayatı
Pythagoras, büyük bir matematikçi ve filozof olarak, bugün hala herkesin Pythagoras teoremi ve önemini hatırladığı bir isimdir. Bu teorem basittir ancak açık değildir ve iki ilkeyi çelişkiye düşürmesi ona ayrı bir cazibe katmaktadır.
Yaklaşık M.Ö. 580’de Samos adasında doğan Pythagoras, matematiğin babası olarak bilinir. Babası Mnesearchus, ona iyi bir eğitim ve yetiştirme sağladı. Genç yaşta Pythagoras, bilimlere büyük bir yetenek gösterdi. İlk öğretmeni Hermotimus’un rehberliğinde müzik ve resim temellerini öğrendi. Hermotimus, ona doğayı ve onun sırlarını sevdirerek temel bir eğitim verdi.
Birkaç yıl sonra, Pythagoras Mısır’da eğitimine devam etmeye karar verdi. Öğretmeninin yardımıyla Samos’tan ayrılıp Lesbos adasındaki akrabası Zoilus ile bir araya geldi. Burada filozof Pherecydes ile tanıştı, kim Thales’in arkadaşıydı. Pherecydes’ten astroloji, güneş tutulması tahmini, sayıların sırları, tıp ve o dönemin diğer bilimleri hakkında bilgi edindi.
Lesbos’tan sonra Pythagoras, Miletos’a seyahat etti ve Thales ile onun öğrencisi Anaximander’in derslerine katıldı. Miletos’ta bulunduğu süre boyunca Miletos Okulu’nda önemli bilgiler edindi. Daha sonra Fenike’ye uğrayıp ünlü Sidon rahiplerinden ders aldı.
Mısır’daki çalışmaları, bilgisini arttırdı ve döneminin en eğitimli insanlarından biri haline geldi. Mısır’da Pers esaretine düşen Pythagoras, esaretteyken Pers rahipleriyle karşılaştı, Doğu astrolojisi ve mistisizmine derin bir giriş yaptı ve Süryan bilgelerinin öğretilerini öğrendi. Süryanlar, Doğu halklarının birikimlerini Pythagoras’a tanıttılar, bunlar arasında astronomi, astroloji, tıp ve aritmetik vardı.
Pythagoras, Babilli esaretinde on iki yıl geçirdikten sonra, Pers Kralı Darius Hystaspes tarafından serbest bırakıldı. Altı yaşında Pythagoras, uzun süren yolculuğunun ardından, Makedonya’ya, o sırada Pers yönetiminden kaçan birçok Yunan entelektüeli ile birlikte, Güney İtalya olarak da bilinen Magna Graecia’ya dönmeye karar verdi. Bu entelektüeller, Siraküza, Agrigento ve Croton gibi kolonileri kurdular. Pythagoras, Croton’da kendi felsefi okulunu kurma planları yaptı.
Pythagoras halk arasında hızla popülerlik kazandı. Seyahatleri sırasında edindiği bilgileri kullanarak, evinde tıp, politik faaliyet prensipleri, astronomi, matematik, müzik, etik gibi konuları öğretti. Okulundan mezun olan öğrenciler, dönemin önde gelen siyasetçileri, tarihçileri, matematikçileri ve astronomları haline geldiler. Pythagoras sadece bir öğretmen değil, aynı zamanda bir araştırmacıydı. Kendi öğrencileri de araştırmacılar haline geldiler.
Pythagoras, müzik ve akustik teorisi geliştirdi, ünlü “Pythagorean Scale”i oluşturdu ve müzik tonları üzerine çığır açıcı deneyler yaptı, bu ilişkileri matematikle ifade etti. Pythagoras Okulu’nda, dünyanın küresel olduğu fikri ilk defa önerildi. Göksel cisimlerin belirli matematiksel ilişkilere göre hareket ettiği fikri, “kozmik uyum” ve “göksel müzik” olarak bilinen kavramlar, sonunda astronomiyi devrimlendirdi. Pythagoras ayrıca geometriye önemli katkılarda bulundu. Yunan filozof Proclus, Pythagoras’ın geometriye yaptığı katkıları övdü, onun disiplini özgür bir bilim haline getirdiğini, prensipleri soyut bir şekilde ele alarak teorileri maddi olmayan, zihinsel bir perspektiften araştırdığını belirtti. Pythagoras, irasyonel sayıların teorisini ve kozmik cisimlerin yapısının oluşturulmasını da keşfetti.
Pythagoras, matematikte önce kanıtı tanıttı, özellikle geometride. Bu sistemli kanıt yaklaşımı, matematiği antik Mısır ve Babilli uygulama reçeteleri koleksiyonundan bilim haline getirdi. Matematiğin doğuşuyla birlikte bütün bir bilim olan “insan araştırmalarının, matematik kanıtlarından geçmediği sürece gerçek bilim olarak adlandırılamayacağı” fikri (Leonardo da Vinci) doğdu.
Pythagoras, geometrinin soyut ideal nesneleri göz önünde bulundurması gerektiğini fark eden ilk kişiydi ve bu ideal nesnelerin özelliklerinin, sınırlı sayıda nesnenin ölçümleriyle değil, sonsuz sayıda nesneye uygulanabilir bir mantıkla, mantığın yasalarını kullanarak, bilinen veya kendiliğinden açık gerçeklere indirgenmesi gerektiğini belirten ilk kişiydi. Kesin düşüncenin, mantık yasalarını kullanarak doğru bilinen veya kendiliğinden açık gerçeklerle daha bilinmez ifadeleri azaltan bir kanıt zinciri oluşturması, matematik kanıtını oluşturur.
Genellikle Pythagoras’ın Pythagoras teoremini keşfetmediği, adının oğuşturduğu bilinmesine rağmen, belirli örneklerinin ondan önce Çin, Babill ve Mısır’da bilindiği kabul edilir. Bununla birlikte, bazıları Pythagoras’ın teoremin kapsamlı bir kanıtını ilk sunan kişi olduğunu iddia ederken, diğerleri buna itiraz etmektedir.
Pythagoras birçok efsaneyle çevrilidir, gerçeğin ne olduğunu ve neyin kurgu olduğunu belirlemek zordur. Kend