Trump yönetiminin ABD’de TikTok’un satılması veya yasaklanması için belirlediği son tarihten sadece iki gün önce, TikTok nihayet bir anlaşma sağladı. Bu gelişme, uygulamanın ABD gibi önemli bir pazarı kaybetmesini engellemiş oldu. Şimdi dikkatler, ABD sürümünün algoritmasına çevrildi. Financial Times‘ın son raporuna göre, ABD sürümünün algoritmasında bazı “Çin özellikleri” bulunacak.
TikTok’un ABD Versiyonu Çin Algoritmasını Kullanabilir
Çin internet düzenleyici kuruluşunun yardımcı direktörü Wang Jintao, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, anlaşmanın “algoritmanın ve diğer fikri mülkiyet haklarının lisanslanmasını” içerdiğini belirtti. Ayrıca, ABD Hazine Sekreteri Scott Bessent, TikTok’un ABD sürümünün ByteDance’in algoritmasını kullanacağını, ancak ABD’li yatırımcıların bu algoritma üzerinde kontrol sahibi olacağını ekledi.
Bu durum, TikTok algoritmasının tartışma konusu olduğu göz önüne alındığında önemli bir adım teşkil ediyor. ABD yetkilileri, Çin hükümetinin genç Amerikalılara ideolojik içerikler sunabileceğinden endişe ediyordu. Ancak şimdi, ABD bu algoritmanın kullanıcılara hangi içerikleri sunabileceği konusunda daha fazla güvence sağlıyor, ancak temel işleyişin Çin algoritması‘nın devam ettiğini unutmamak gerekiyor.
Birçok Amerikan Şirketi, ABD Versiyonunu Satın Alma Yarışına Girdi
Başkan Trump, bu yıl TikTok’un ABD’deki yasaklamasını erteledi, ancak bu sadece geçici bir önlem oldu. Birçok Amerikan teknoloji devi, ABD versiyonunu devralmak için sıraya girdi. Mart ayında, Perplexity AI, TikTok’un algoritmasını tamamen yeniden inşa etmeyi önerdi ve bu süreçte yeni sermaye ortaklarından destek almayı planladığını duyurdu. Amazon, Microsoft ve başka birçok firma da TikTok’un devralınması için yarışa katıldı.
Nisan ayında ise Oracle ile bir anlaşmanın kesinleşmesi neredeyse mümkün görünüyordu; Oracle, TikTok’un ABD versiyonunun yönetiminden ve şirketteki bir paya sahip olmaktan sorumlu olacaktı. Oracle Bulut Depolama, birkaç yıldır ABD kullanıcılarının verilerini saklıyor. Ayrıca, TikTok’un algoritmasını da gözden geçirdi. Ancak, Başkan Trump’ın herhangi bir potansiyel anlaşma hakkında son söz hakkı bulunuyor.
