Donald Trump’ın Tarife Uygulamaları Apple’ı Etkiliyor
Donald Trump‘ın “Kurtuluş Günü” olarak adlandırdığı gün, Apple için oldukça maliyetli bir etkinlik haline geliyor. Çünkü tüm yabancı ülkelerden gelen ithalatlara tarife uygulanıyor.
Başkan Trump, tarifelerin mevcut yönetimin önemli bir parçası olacağına daha önce değinmişti. Çarşamba günü, bu kampanya vaadi gerçek oldu.
Trump’ın “Kurtuluş Günü” olarak tanımladığı bu süreçte, ABD, dünya genelindeki ithalatlara karşılıklı tarifeler uygulamaya başladı. Bu tarifeler, hemen yürürlüğe girecek ve ABD’ye giren neredeyse tüm ithal ürünleri etkileyecek.
Tarife oranları ülkelere göre değişiklik gösteriyor, ancak çoğu için ortalama %20 olması bekleniyordu. Trump, daha önce, kendi mallarına tarife uygulayan ülkelere karşı karşılıklı tarifeler uygulayacağını belirtmişti.
Bununla birlikte, tarifelerin %10 ile %49 arasında değişen oranlarda olması bekleniyor. Trump, bu oranların, o ülkelerden Amerika’ya uygulanan mevcut tarifeleri yarıya indirerek elde edildiğini ifade etti.
Anlaşılan o ki, bu tarifeler, belirli bir ülkenin ticaret açığını alıp ithalatla bölerek hesaplanıyor ve bu sayılan oranlar “Amerika’nın tarifeleri” olarak adlandırılıyor. Ardından bu sayıların yarısı alınıyor ve ABD’nin “karşılıklı” tarifeleri ortaya çıkıyor.
Hedef: Amerikalı Tüketiciler
Tarifelerin amacı, üretimin Amerika’ya geri döndürülmesidir; ancak bu yöntemin bazı kısa vadeli sonuçları olacaktır. Öncelikle, tarifeler genellikle malları ithal eden şirketler tarafından ödenen ücretlerdir. İşletmelerdeki maliyet değişimleri, tüketicilere daha yüksek fiyatlar olarak yansıtılmaktadır.
Sonuç olarak, tarifeler hem tüketicilere hem de işletmelere zarar verir.
Tarifelerin amacı, işletmelerin mallarını yurt dışında üretip Amerika’ya ithal etmelerini çok pahalı hale getirmektir. Trump, bunun yerine işletmelerin ürünlerinin daha fazla miktarını Amerika’da üretmesini hedefliyor.
Ancak bu durum, ürünlerin tüm bileşenlerinin Amerika’da üretilmesi durumunda işe yarar. İthal bileşenler de tarifelere tabi olduğu için, Amerika’da üretilmiş ürünler bile başka yerlerden üretilen parçalar nedeniyle etkilenmektedir.
Apple İçin Büyük Sorun
Apple, geniş tedarik zinciri olan büyük bir Amerikan şirketi olduğu için, tarifeler hemen sorun haline geliyor. Ürünlerinin çoğu yurtdışında üretilip Amerika’ya ithal ediliyor. Örneğin, iPhone’lar Çin ve Hindistan‘da üretiliyor ve ardından Amerika’da satılıyor. Dolayısıyla her iPhone, tarifelerden etkileniyor ve bu da tüketici fiyatlarını artırıyor.
Apple, iPhone üretimini Amerika’ya kaydırmayı düşünebilir; ancak bu hemen yapılabilecek bir şey değil ve şu an finansal olarak mantıklı görünmüyor. Amerika’da yeni bir üretim hattı kurmak oldukça maliyetli bir süreçtir; ayrıca, dünya genelinde farklı bölgelerde üretilen bileşenleri de hesaba katmak gerekecek.
Apple, en yeni A-serisi ve M-serisi çiplerini hala Tayvan’daki TSMC tesislerinden alacak çünkü ABD’deki tesisler şu an bu seviyede üretim yapamıyor ve muhtemelen yıllar alacak.
Amerika’da üretime geçmek, ciddi olarak yüksek işçilik maliyetlerini de beraberinde getirecek, zira Amerika’daki işgücü, Çinli çalışanlardan çok daha fazla ücret talep edecek.
Apple, Çin dışındaki üretimini Hindistan‘a kaydırmak için bir süre çalıştı, bunun bir kısmı global olaylar gibi tarifeleri hafifletmek içindi; ancak bu durum sadece bir kısmını çözüyor.
Tüketicilere Yüksek Fiyatlar Bekleniyor
Apple’ın üretim değişiklikleri genellikle uzun zaman alıyor, bu yüzden kısa vadede bu sorunları çözmesi kolay olmayacak. Ancak, Apple’ın zamanla daha fazla üretimi Amerika’ya kaydırması mümkün olabilir; ama bu, Trump yönetiminin sona ermesinden çok sonra olacaktır.
CEO Tim Cook, geçmişte Trump ile ilişkilerini kullanarak Apple’a yönelik tarifelerin etkilerini azaltmaya çalıştı. Fakat şimdi, Apple’ın bu finansal yükü bir kez daha aşabilip aşamayacağı belirsizliğini koruyor.
Şimdi tüketicilerin, birçok sektördeki ürün fiyatlarını artırması bekleniyor, bu durum Apple ürünleri için de geçerli olacak. Apple’ın yüksek fiyatları, artık daha da yükselebilir.
