Black Mirror’dan Yeni Bir Oyun Deneyimi: Thronglets
Black Mirror, yine gündemde. Yıllar önce, interaktif bir deneyim sunan Bandersnatch adlı özel bölüm, teknolojinin kullanımıyla ilgili karanlık hikayeler anlatan antoloji dizisinin iddialı bir örneğiydi. İzleyiciler, basit seçimlerle hikâyenin hangi yöne gideceğini belirleyebiliyorlardı. Bu yapı, bölümü izleyenlerin kendi seçimlerini yaparken, içerikle etkileşime geçmesini sağlıyordu. Şimdi ise, Netflix’te yayınlanan yeni Black Mirror serisinin bir bölümü, benzer bir denemeye daha imza atıyor.
Oyun Gazetecisinden Suçluya: Plaything
Bahsedilen bölüm, Plaything adını taşıyor ve Peter Capaldi’yi cinayet soruşturmasında bir şüpheli olarak izliyoruz. Bu bölüm, 1990’larda üretilmiş, alışılmadık bir video oyunu ile bağlantılı bir cinayet vakasını araştıran bir oyun gazetecisinin hayatını konu alıyor. Capaldi’nin canlandırdığı karakter, yıllar önce kendisi gibi bir oyun gazetecisi olan Colin Ritman’ın yeni oyununu incelemeye davet edildiği an, hayatı tamamen değişiyor.
Ritman ismi, Bandersnatch’ta da karşımıza çıkmıştı ve yine aynı oyuncu Will Poulter tarafından canlandırılıyor. Bu bölümde, Tuckersoft adlı kurgusal oyun geliştiricisine dönüş yapılıyor fakat bu sefer 1990’ların atmosferinde. Bölümün temelinde, Ritman’ın geliştirdiği Thronglets adlı iddialı bir oyun var. Bu oyun, oyuncuların üzerinde kontrol sahibi olduğu, bakımı yapılan yaratıkların var olduğu bir tanıma sahip.
Thronglets Oyun Deneyimi
Thronglets, izleyicileri sadece izlemekten öte, oyunun iç dünyasına dâhil etmek için tasarlanmış. Thronglets mobil oyunu, dizide yer alan oyunun tam olarak kendisi olarak yapılandırıldı. Charlie Brooker, Night School stüdyosuyla birlikte bir yılı aşkın bir sürede oyunu geliştirdi. Oyun tasarımında ve geliştirmesinde bizzat yer aldı, bu da deneyimin kalitesini artırdı.
Oyun, oyuncunun Thronglets yaratıklarıyla bir tür tanrı gibi etkileşim kurmasına olanak tanıyor. Bu yaratıklar, oyuncunun seçimlerinden ders alıyor ve ona derin felsefi sorular yöneltiyor. Dizideki temalarla örtüşerek, izleyiciye benzer bir deneyim sunuyor. Ancak, oyunun sunduğu bazı görevler, oyuncudan kaynak toplama becerisi isterken, bunun oyundaki deneyimi zayıflatma riski taşıdığını da unutmamak gerekiyor.
Oyun ve Dizi İlişkisi
Thronglets, sayısı 3’ü geçmeyecek türden sorun çıkartsa da, Türkçe’ye çevrildiğinde izleyiciyle bağlantı kurma amacına hizmet ediyor. Ancak, Bandersnatch’in birbirine sıkı sıkıya bağlı interaktif yapısının aksine, bu bölüm ve oyunun bağlantısı net bir şekilde ifade edilmiyor. İzleyici, diziyi izledikten sonra oyunun ne olduğunu keşfetmekte zorlanabilir. Netflix’in mobil oyun bölümünde bulmak için bunu özellikle araması gerekecek.
Sonuç olarak, Thronglets, Black Mirror’un gelecekte sunabileceği eğlenceli ve yenilikçi oyun deneyimlerinin bir örneğini sergiliyor. Oyuncuları dizi ile daha fazla etkileşim içinde tutmayı hedefleyen bu yapım, hem izleyici hem de oyuncu için son derece keyifli bir ek deneyim sunuyor.
