Rivian’da dört çalışan, bu yıl ayrı ayrı davalar açarak, bazı üst düzey yöneticiler tarafından tacize uğradıklarını ve şirketin liderliğinin endişelerini yeterince ele almadığını iddia etti.
Ayrıca Rivian, üç başka taciz ve ayrımcılık davasında da anlaşmalara ulaştı. Bu durumlar, Rivian’ın iç kültürüyle ilgili sorunların devam ettiğini gösteriyor.
Dava Dosyaları ve Taciz İddiaları
Otomotiv sektöründe davalar sıkça görülse de, Rivian’a karşı açılan bu davalar, şirketin içindeki kültürü sorgulatıyor. Davalardan ikisi, Rivian’ın baş tasarımcısı Jeff Hammoud ile ilgili. Elizabeth Curran, Ocak 2024’te Hammoud’un “öfkeli patlamalara” eğilimli olduğunu iddia ederek dava açtı. Diğer davayı ise Nathan Facciolla, Hammoud’un kendisine ve eşine yönelik hakaretlerde bulunduğu gerekçesiyle açtı.
Her iki çalışan da Hammoud’u İnsan Kaynakları’na şikayet ettiklerini ancak hiçbir disiplin cezası almadığını iddia ediyor.
Rivian’ın Harekete Geçmemesi
Jeremiah Powe isimli bir çalışan, geçtiğimiz ay mahkemeye başvurarak, daha önceki COO Frank Klein‘in kendisine fiziksel saldırıda bulunduğunu ve Rivian’ın olayı düzgün bir şekilde soruşturmadığını öne sürdü.
Illinois’deki Rivian fabrikasında çalışan Nicole Hawkins ise, Şubat 2024’te bir iş arkadaşının kendisine fiziksel olarak tacizde bulunduğunu iddia etti ve HR’a başvurdu. Ancak Hawkins, HR tarafından bir geri dönüş almadığını belirtti.
Rivian’daki Kültürel Sorunlar
Bu davalar, Rivian’ın eski satış ve pazarlama müdürü Laura Schwab‘ın 2021’de benzer bir dava açmasından sonra tekrar gündeme geldi. Schwab, şirketin kültürünü eleştirerek, kadınların marjinalleştirildiği bir ortamda çalıştığını belirtti.
“Rivian, cinsiyet ayrımcılığı ve tacizin önlenmesine kararlıdır,” diyen Rivian’ın iletişimden sorumlu başkan yardımcısı Marina Hoffmann, mahkeme süreçlerine atıfta bulunarak durumu değerlendirdi.
Oscar Ramirez, Curran ve Facciolla’yı temsil eden avukat, bu yeni davaların değişen bir şey olmadığını gösterdiğini vurguladı.
Yıllar İçindeki Tavırlar
Curran, yaşadığı sorunları HR’a bildirdikten sonra, durumu açıklıkla tarif etmese de, Hammoud’un kendisine karşı olan tutumunu tehditkar bulduğunu belirtti. Bunun yanı sıra, Facciolla da Hammoud’un onları düzenli olarak “utandırdığını” ve çalışanlar arasında bir korku ortamı yarattığını aktardı.
Facciolla, Hammoud’un kendisine “karım fahişe mi?” diyerek hakaret ettiğini de açıkladı. HR ile yapmış olduğu görüşmelerin sonuç alınmadığı iddiaları, Rivian’ın bu kültürel sorunlara karşı ne kadar duyarsız olduğuna işaret ediyor.
İllinois’teki Davalar
Powe ise Klein’ın kıyafet kurallarını gerekçe göstererek kendisini yere çektiğini ve cinsel saldırıda bulunduğunu öne sürdü. Olay, diğer çalışanlar tarafından da tanık olunan bir durumdu. Powe, bunun ardından Rivian HR’a başvurmasına rağmen ciddi bir yanlış teşhis ile karşılaştığını düşünüyor.
Rivian, bu davalar üzerindeki olumsuz yorumları yanıtlayarak, tüm çalışanlarının dahil olduğu uygun davranış kurallarına sahip olduklarını ifade etti.
Sonuç olarak, Rivian, yıllar içinde artan bu sorunları çözmeden, moda şirket kültürü tartışmalarının dışına çıkamıyor. Rivian’ın geleceği, bu davaların nasıl sonuçlanacağına ve iç kültürdeki bu olumsuz örüntülerin nasıl ele alınacağına bağlı. Geçmişteki anlaşmalar, şirketin çalışanlarının yaşadığı bu zorlukların üstesinden gelip gelmeyeceğini sorguluyor.