K2 Space: Uzayda Büyük Bir Adım
K2 Space, uzay donanımının geleceğinin büyük olacağına inanıyor.
Space Force ile Yeni Bir Anlaşma
Startup, uzay taşımacılığı maliyetlerinin SpaceX’in Starship ve diğer ağır yük araçları devreye girmesiyle birlikte düşeceği varsayımına dayanarak, devasa uzay araçları imal ediyor. K2 Space, Perşembe günü yaptığı açıklamada, 60 milyon dolarlık bir sözleşmeyle, ilk tam uydu misyonunun Savunma Bakanlığı yüklerini taşıyacağını duyurdu.
Gravitas Misyonu
“Gravitas” adı verilen bu misyonun, en erken Şubat 2026 tarihinde hayata geçmesi planlanıyor. Uydu, SpaceX’in Transporter-16 rideshare misyonu ile uçacak ve birden fazla ulusal güvenlik yükünü taşıyacak. Uzay aracı, düşük Dünya yörüngesi (LEO)’nde operasyon gerçekleştirdikten sonra, orta Dünya yörüngesi (MEO)’ne yükselebilecek. MEO, LEO ile jeosenkron yörünge arasında yer almakta ve burada çalışmak tarihsel olarak son derece zorlu olmuştur.” dedi K2 Space’in kurucu ortağı ve CEO’su Karan Kunjur.
MEO’nun Zorlukları ve Avantajları
Uzay aracı operatörlerinin, bu yörüngeye ulaşabilmesi için genellikle uydu motorlarını kullanması veya doğrudan hedef yörüngeye gidecek bir fırlatma için premium ödeme yapması gerekmektedir. Bir kez oraya ulaştıklarında, uzay aracının yüksek radyasyon ortamında misyon süresince hayatta kalabilmesi gerekmektedir. Ancak Space Force, MEO’da, esasen füzeleri izleme ve uyarı amacıyla varlıklar inşa ediyor; aynı zamanda Küresel Konumlama Sistemi (GPS) ağını geliştirmek için çalışmalara da devam ediyor.
Uzaya Dayalı Bir Mimari
“MEO, bir başka dayanıklılık seviyesini sunuyor.” diyen Kunjur, “Bir çok yörünge stratejisi ya da çoklu yörünge mimarisi düşünüyorsanız, dayanıklılığı sağlamak için LEO’da, MEO’da ve GEO’da bulunan varlıklara sahip olmalısınız. K2 olarak bu geleceğe gerçekten inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Finansman ve Yatırımcı İlgi Çekiyor
Kunjur, sözleşmeyi şirket için bir “adım değişikliği” olarak değerlendirdi. Alınan 60 milyon dolarlık fonlamanın, hükümet fonları, Küçük İşletmeler Yenilik Araştırması eşleştirme fonları ve özel yatırımlar arasında 1:1:2 karışımına sahip olduğunu belirtti; bu da demektir ki, özel destekçilerden gelen 30 milyon dolar, başlangıç şirketinin Şubat ayında kapanan 50 milyon dolarlık Seri A yatırımını neredeyse eşitliyor.
Büyük Uydu İhtiyaçlarına Yanıt Veriyor
Girişimciler, K2 Space’ın büyük donanım önerisinin heyecanına kapıldılar; şirketin Mega sınıfı uydu modeli, devasa bir 3×3 metre yük alanına sahip olup, uydu başına 15 milyon dolar altında bir maliyetle sunulmakta ve üç aydan kısa sürede teslim edilebilinmektedir. Bu rakamlar, geleneksel büyük uydu alımını gerçek anlamda dönüştüren bir değişimi temsil etmektedir.
Üretim Süreci ve Teknoloji Geliştirme
Kaliforniya’nın Torrance şehrinde yer alan startup, yenilikçi uydu mimarisi sayesinde uzay aracının çok sayıda bileşeninin kendi bünyesinde üretilmesini sağlıyor. Bunlar arasında tepki tekerlekleri, uçuş bilgisayarları, güneş panelleri ve yörüngede uçacak en güçlü 20 kilovatlık elektrikli itki sistemi bulunuyor. Kunjur, bu bileşenler için uygun fiyatlı bir tedarik zincirinin mevcut olmadığını belirterek, bu nedenle kendilerinin imalat hatlarını kurmaya karar verdiklerini söyledi.
“Zorluk, sadece bu misyonun gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlamak değil; aynı zamanda bunu seri üretim yapabileceğimiz bir şekilde tasarlamak.” diyen Kunjur, “Amacımız, ilk uydu üretildikten sonra ikinci ve üçüncü uzay aracının da hemen arkasından gelmesini sağlamak.” şeklinde konuştu.
Deneme Uçuşları için Hazırlık
Şirket ayrıca, SpaceX’in Ocak ayında gerçekleştirilecek Transporter-12 misyonunda birçok teknolojik gösterim yapma planlarını da duyurdu. Bu misyon süresinin birkaç aydan fazla olmaması bekleniyor.